31 Ocak 2014 Cuma

İhmal mi desek, Vakit az mı desek?

0 yorum
Akşam oğlumu uyuttuktan sonra aldım elime filtre kahvemi, şöyle bir dinleneyim dergileri karıştırayım dedim.  Derken düşüncelere dalmışım. Birden kendimi ihmal ettiğim şeyler ya da kişiler var mı diye düşünürken buldum. İhmal ettiğim kişi yok aslında. Artık kendime değer vermeyi ve zaman ayırmayı öğrendim. Herkes hak ettiği kadar değer görüyor benden.

İhmal ettiğim çok şey var aslında. Doğumdan sonra özellikle. Aslında ihmal etmek demeyelim de az zaman ayırmak ya da zaman ayıramamak daha doğru bir tabir olacak. Kendime, kitap ve dergi okumaya, sinemaya, hobilerime, üst kattaki dükkânlaraJ, takip ettiğim internet siteleri ve bloglara tam anlamıyla zaman ayıramıyorum. Aslında az zaman ayırabiliyorum. Yağız başka şeylerle ilgilendiğim zaman, mesela ev temizliği, mutfak ya da örgü, hemen dikkat çekmek için bağırmaya başlıyor. Tabi ki Yağız benim için daha önemli, o yüzden o anda ne yapıyorsam hemen bırakıyorum.  Yani ihmal ettiklerimi bir kez daha ihmal ediyorum. Ama oğlum için her şeye değer J



Ah Şu Hamilelik Kiloları

0 yorum
Hamileyken benim kadar kilo alan var mıdır acaba? İlk zamanlar bunalıma girmiştim. İnsanlar acımasızca eleştiriyordu. Herkes doktor olmuş, yorum yapıyordu. Sen zaten hamilesin, hormonlar farklı çalışıyor. Zayıfken birden bire şişman oluyorsun. Hamileyken hem tiroid hem şeker sorunum vardı. Bunlarda bana 40 kilo aldırdı. 54 kiloydum hamile olduğumu öğrendiğimde. Şuan 20 kilo verdim ama hala 20 kilo var üstümde. Eski kıyafetlerimin hiçbiri olmuyor, bir yerden sonra güven sorunu yaratıyor bu durum. Böyle bir şeyi ömrüm boyunca yaşamadım ki! Neyse ki bu kilonun sonucu dünyalar güzeli bir çocuk. ALLAH'IN BANA EN GÜZEL EMANETİ :) İllaki gidecek bu kilo. Ayrıca sağlığıma da kavuşacağım.  Bu durumda kimin senin dış görünüşüne önem verdiğini ya da kilo almandan psikopatça zevk aldığını gördüm. Gördüm ama aklım bir türlü almadı bu durumu. Ben kimse için bu tarz çirkin düşüncelere girmedim çünkü. İnsanın sağlıksız olmasından kim neden zevk alır ki?  Benim gibi kilo sorunu yaşayan var mı aranızda arkadaşlar? Nasıl yendiğinizi merak ediyorum?


29 Ocak 2014 Çarşamba

Trakya Usulü ÇIPLAK

0 yorum

Biz Trakyalılara has bir yemektir ÇIPLAK. Ben bayılıyorum. İstedim ki sizlerde bu lezzeti tadın.  Ayrıca annemin tariflerinden. Artık ara ara annemin tariflerine yer vereceğim :)
Malzemeler
·         500 gr pırasa
·         1.5 su bardağı un
·         2 yumurta
·         1 çay bardağı yoğurt
·         1 çay bardağı sıvı yağ
·         Kabartma tozu
·         Arzuya göre baharat (Ben nane, karabiber, zencefil, kırmızı biber, tuz, havlucan, köri kattım.)
·         Tereyağı
Pırasaları ayıklayıp, yıkayalım ve doğrayalım. Sıcak suda haşlayalım (15 dakika kadar). Pırasalar tam haşlanmış olsun, süzgeçte soğumaya alın. Hamur için, yoğurt, yumurta ve yağı karıştırma kabınızda karıştırın.  Üzerine kabartma tozu, baharat ve unu ekleyin. Azar azar mısır ununu ekleyerek karıştırın ve pırasaları tüm malzeme ile karıştırarak katı olmayan bir karışım elde edin. Tepsinizi yağlayın, karışımı tepsinize aldıktan sonra spatula ile düzeltin.  175-200 derecelik fırında 50-60 dakika pişirin. Üzeri kızarınca tereyağı üzerine sürün. Afiyet Olsun…

28 Ocak 2014 Salı

Hangi Çiçeği Almalıyım?

0 yorum
Farklı dünyaları var çiçeklerin. Kokuları, duruşları, güneşe nazları, yaprakları, toprakları farklı işte. Her zaman çiçek bakmak istemişimdir. Tam arkadaşlık kurmaya başlıyorum ayrılmak zorunda kalıyoruz. İlk zamanlar kedilerim Gümüş ve Beter düşmandı çiçeklerime. Aslında sıralama şuydu: Beter çok yaramaz bir kediydi, düz duvara tırmanıyordu :) Çiçeklerim de onun en büyük oyuncağıydı. Ayrı yere koydum ama kapının önüne kamp kurdu. Kapı açılır açılmaz hooopp içerde ve çiçeklerin başında :) Neyse sessiz sakin hanım hanımcık kedim Gümüş bu eğlenceye daha fazla duyarsız kalamadı ve oda Beter’e katıldı. Ve benim çiçeklerimin sonu oldu maalesef. Çiçeklerimi yeniledim aynı film karesi :) Bu durum tekrarlandı tekrarlandı tekrarlandı. Sonra Ben hamile kalınca Beter’i vermek zorunda kaldım çünkü çok yaramazdı başa çıkmam çok zordu, henüz 7 aylıktı alışması kolay olurdu. Oldu da.  Gümüş te oğlum doğduktan 1 ay sonra 5 yaşında melek oldu L Keşke yaşasa da bütün çiçeklerimle oynasa. Zaten kızmıyordum ama çiçeklerimi onlardan kaçırıyordum. Yaşasaydı da ondan kaçırmasaydım. Şimdi evime tekrar çiçek almak istiyorum. Kedilerimi hatırlayacağım çok üzüleceğim, biliyorum.  Hem evime tekrar renk gelecek hem de Gümüşüm beni görüp sevinecek. Sizce hangi çiçeği alayım? Bana yardımcı olur musunuz?


27 Ocak 2014 Pazartesi

El Değmemiş Gölcük

0 yorum
Bolu’nun her yeri, her alanı güzel.  Ama benim için Gölcük bir başka. El değmemiş olması, doğallığını hala koruyor olması beni cezp ediyor. (Maalesef doğallığı bozuluyor yavaş yavaş, turizm uğruna L) Her defasında yani her Gölcük’e gittiğimde içimi ayrı bir huzur kaplıyor. Sanki evimdeymişim gibi hissediyorum. Gölün çevresinde dolaşırken gölün içinde yürüyorum sanki. Göl ile dağlar o kadar bütünleşmiş ki ayırt edemiyorsun. En son Gölcük’e gittiğimde (Aralık ayı) manzarayı kar kaplamıştı. Birkaç kişi buz tutan gölün üzerinde şarkı söyleyerek yürüyordu. İşte o manzaralar:



Teknolojiden Uzak, Aman Allahım!!!

0 yorum
Ne kadar zormuş telefonsuz ve internetsiz kalmak. Telefonum bozulunca her şeyden uzaklaştım 1 haftadır. Ama sabreden derviş misali oldu benim sonum. Bozulan Galaxy S gitti ve yerine S4 geldi. Bu yıl için istediğim maddi dileklerim ivedilikle gerçekleşmeye başladı, hadi hayırlısı :)

20 Ocak 2014 Pazartesi

"Blog Deposu ücretsiz bloglarınızı tanıtıyor"

1 yorum
"Blog Deposu ücretsiz bloglarınızı tanıtıyor"
Tanıtım yazısı aşağıdadır. Siteden alıntıdır. Blog Deposu na buradan ulaşabilirsiniz.

Blog Siteni Ekle 
Sayfamızın hemen sağ tarafındaki "Bloglardan Son Yayınlar" alanına Blog sayfanı eklemek için yapman gerek sadece;

"Blog Deposu ücretsiz bloglarınızı tanıtıyor" 
konu başlığı altında sitenizde bir duyuru paylaşmanız ve paylaşım içerisinde sayfamıza link vererek diğer blogları bu etkinlikten faydalanmaları için haberdar etmeniz yeterli olacak. Daha sonra alttaki yorum alanına paylaşım yaptığınız sayfa linkini belirtmek okadar.. En geç 24 saat içerisinde siteniz eklenecektir... 

Abant'tan Kış Manzaraları

4 yorum
Aralık ayında, daha kar varken kahvaltı için gittik Abant'a. Annem ve babamda bizi ziyarete gelmişti. Karın güzelliği yaşayalım dedik. O gün bugündür hep aklımda fotoğrafları paylaşmak ama bir türlü elim gitmedi nedense :) Sonunda boyutlarını küçültüp hazır hale getirdim. Abant'ın her halini çok seviyorum. Bolu'da yaşadığım için kendimi şanslı hissediyorum. Burası gerçekten CENNET :)


18 Ocak 2014 Cumartesi

Çekiliş Var

0 yorum
"Tozlu Raflarla Kitaplar" blogundan çekiliş.
Çekiliş için tık tık.


15 Ocak 2014 Çarşamba

Sebzeli Muffin

0 yorum
Sevdiğim bir arkadaşımın blogundan aldım bu sebzeli muffin tarifini.(Hep yeşil) Çok beğendim. Bence sizde denemelisiniz. Ben kendime göre tarifte bir kaç oynama yaptım. Sizlerde kendinize göre ekleme ya da azaltma yapabilirsiniz. 

Malzemeler:
1 adet orta boy kabak 
1 adet havuç
1 su bardağı rendelenmiş beyaz peynir (ben otlu peynir kullandım.)
2 adet yumurta
Yarım çay yağ
2 su bardağı un
Yarım çay bardağı yoğurt ya da süt
8-10 dal kıyılmış dereotu
4-5 dal kıyılmış maydanoz
4-5 dal kıyılmış taze nane
1 paket kabartma tozu
Tuz, karabiber, pulbiber (peynirim tuzlu olduğu için tuz kullanmadım.)

Yapılışı:

Kabak ve havucu rendeleyin. Maydanoz ve dereotunu ince ince kıyın.Tüm malzemeyi bir kabın içine katıp iyice harmanlayın. Muffin kaplarına paylaştırın. Sebze sevenler için müthiş bir atıştırmalık :) Afiyet olsun.



12 Ocak 2014 Pazar

Mevlid Kandili

0 yorum



AMİN...

İyi Haftalar

0 yorum
Herkese gönlüne göre, rahat, sağlıklı ve mutlu bir hafta diliyorum :)

11 Ocak 2014 Cumartesi

Biri MisMis CupCake mi dedi?

0 yorum
Siz de seviyor musunuz CupCake yemeyi ya da onları görmeyi? Yemeseniz bile görüntüleri mükemmel, öyle değil mi?

9 Ocak 2014 Perşembe

Etrafta Mikrop Var....

4 yorum
Günlerdir televizyonda izliyoruz bu yapışkan virüsü, H3N2 Hastaneler ağzına kadar dolu. Herkes çaresiz, eczanelerde doktorların verdiği ilaçlar yok. "Onun yerine bunu verelim" diyor eczacılar. 



Burun akıntısı, öksürük ve ateşle başlayan bir virüs. Doktorların dediğine göre domuz gribinden daha betermiş. Çevremde çoğu kişi yakalandı. Dinlenmek gerekli bol bol.  C vitamini takviyesi gerekliymiş. Bende sabahtan beri halsizim, burnum akıyor. Umarım hastalığa yakalanmıyorumdur. Hastalanırsamda işin güzel tarafı oğlumu sünnet ettirdiğimiz için ANNEM burada :) Hasta olursam o bana bakar. 
Aman çok dikkat edin kendinize. Etrafta Mikrop Vaaarrrrr......

Kek Kağıdında Kolay Kek

0 yorum
Bu kolay kek tarifini mutlaka herkes biliyordur. Ama ben yine de paylaşmak istedim. Misafiriniz geldiğinde kolaylıkla ve hızlıca yapabilirsiniz. Ben kağıtta yapmayı tercih ediyorum. İsteyen kalıpta da yapabilir. İşte tarifi:     

Malzemeler

  • 4 yumurta,
  • Yarım kahve fincanı sıvı yağ,
  • 4 fincan şeker,
  • 6 fincan un ,
  • fincan süt,
  • 1 paket vanilya,
  • 1 paket kabartma tozu
Malzemelerin hepsini bir araya koyup mikser ile çırpın. Kağıt kek kalıplarına ya da  kalıba birer yemek kaşığı koyun. 160-170 derece fırında, 15 dakika pişirin. Afiyet olsun.



2 Ocak 2014 Perşembe

Ev Yoğurdu

10 yorum
Bu zamanda yediğimiz, içtiğimiz, soluduğumuz hava,.. hiçbir şey doğal değil maalesef. Büyük şehirde yaşayanlar özellikle bile bile ölüme gidiyorlar. Hava kirliliği, stres, doğal olmayan yiyecekler...  Sizleri bilmem ama ben annemin evde yaptığı yoğurdu yiyerek büyüdüm. Alıştım doğal yoğurda. Haftada bir gün evimize süt gelir annemde ondan bize yoğurt yapardı. O yoğurdun tadı hazır yoğurtlarda bulunmaz asla. Öğrencilik hayatımda çoğunlukla hazır yoğurt tükettim, ayyy mecburiyetten tabi ki.Ev yoğurduna alışkın bir insanın marketten yoğurt yemesi kötü bir şey. Tatsız, lezzetsiz.  Evlendiğimden beri yoğurdumu kendim yapıyorum. Bende biriyle anlaştım, hafta da bir sütümü eve getiriyor. Mis gibi süt! Bolu'nun yaylalarında otlatıyor ineklerini, belli. Dün geldi sütüm yine. Yoğurdumu yaptım, buzdolabında yerini aldı :) En azından yoğurdu doğal yemek insana kendini çok iyi, sağlıklı ve zinde hissettiriyor. Ayrıca Yağız büyüyor 6. aya girmemize az kaldı ve yoğurtta ev yoğurdu tercih edeceğim. Tavsiye ederim.

Bilmeyenler için yoğurt mayalama işlemi şöyle oluyor:
Yoğurt yaparken bir çok yöntem denedim. Annemi kaç kez aradım yada internetten kaç kez baktım :) Siz de kendinize uygun yöntemi bulacaksınız. Önemli olan denemek ve bazen tutup bazen tutmadığında hemen pes etmemek. Ancak tutturduğunuzda çok hoşunuza gideceğine eminim. Benim öyle olmuştu. Ancak besin açısından sakın pastörize süt kullanmayın. Pastörizasyon sütün içeriğindeki pek çok değerli vitamin ve minerali yok ediyor. Tanıdığınız bildiğiniz bir yerden sağma süt alın. Tanımıyorsanız da bir kaç kez alıp, kek, pasta falan yapın. Zaten süt kendini belli ediyor o zaman.

Öncelikle gelen çiğ sütü bir güzel kaynatıyorum. Kaynadıktan sonra ılınmasını bekliyorum. Mayalayacağım kaba döküyorum. Bir önceki yoğurttan mayalık için ayırdığım bir çay bardağı yoğurdu bir kaba döküyorum ve içine ılık sütten ilave ederek yoğurdu eritiyorum. Eriyen yoğurdu ılık sütün içine döküyorum çok az karıştırıyorum. Kapağını kapatıp, havlularla sarıyorum. 3 saat bekledikten sonra kapağını açıp, açık bir şekilde buzdolabına koyuyorum. Ertesi gün Kapağını kapatıyorum. Mis gibi yoğurt :) Afiyet olsun.

Not: Fotoğraf alıntıdır. Fotoğraflarımı telefonla çektiğim için ışığı bir türlü ayarlayamadım. Fazla sinir olmadan fotoğrafı internetten buldum :) Kusura bakmayın...
 

Gülev'in Gözünden Copyright © 2012 Design by Ipietoon Blogger Template